Günümüz YKS ve LGS sınav sisteminde matematik dersinde başarılı olmak isteyen öğrenci için öğrenilmesi kaçınılmaz ders haline gelmiştir.
Öncelikle matematik zorundaysak bu dersi sevsek de sevmesek de ihtiyacımız olduğunu kabul ederek başlamalıyız. Ayrıca bu zorunluluk dışında matematik bilgimizin artması dünyaya bakış açımızı değiştirecek hayatımızın her alanında olumlu etkisini gösterecektir. Sonraki adımda kararlı bir şekilde başaracağınıza inanmalısınız. Tabi ki kolay olmayacaktır. Matematik branşında iyi duruma gelenler bunun aylar ve yıllar süren bir çalışma sonucunda elde etmişlerdir. Matematik eğitimde sabır gerektiğini unutmayınız ve uzun soluklu bir çalışmanın sizi beklediğini kabul edin. İlk adım olarak her gün düzenli olarak bu derse zaman ayırmalısınız. İlerleyen günlerde ayırdığınız zamanı kademeli olarak artırmalısınız.
Matematik Dersini Dinleyerek
Matematik ögrenmenin ihtiyacını anladınız, öğrenme konusunda kararlısınız sonrasında gerekli çalışmaları gün gün sabırla yaptığınızda başaracağınıza inanmalısınız ve ne olursa olsun bu kararlılığınızı devam ettireceksiniz. Kararımızı verdik kolları sıvadık peki matematiği nasıl öğreneceğiz, bakış açımız yöntemimiz nasıl olmalı. Her öğrenci öğrenme stili farklıdır. Kimi öğrenci bir öğretmenden dinleyerek, kimi öğrenci okuyarak, kimisi de yazarak daha iyi öğrenir. Dinleme, okuma ve yazmadan biri veya birden fazlasını kullanırsak tam bir öğrenme sağlanır. Hangisi veya hangilerinin size daha uygun olduğunu belirleyin. Bireysel mi öğreniyoruz, öğretmen eşliğinde mi öğreniyoruz belki de bir arkadaş grubuyla yardımlaşarak öğreniyoruz. Dinleyerek öğreniyorsanız notlar alın ama mutlaka yazın önemli noktaları belirgin olarak işaretleyin, ilerleyen zamanda düzenli olarak tuttuğunuz notları tekrar için hatırlamak için pekiştirici olacaktır. Sadece dinlemek yeterli olmayacaktır. Ayrıca kalıcıda olmayacaktır.
Matematik Konu Çalışma
Bireysel olarak çalışıyorsanız okumanız tekrar tekrar okumanız önemli noktaların altını çizmeniz okuduğunuz kaynağa uygun boşluklarına notlar almanız faydalı olacaktır. Bireysel çalışmada anlaşılmayan noktaları mutlaka bir öğretmene, bir arkadaşımıza sormalıyız. Bildiklerimizi karşılıklı olarak paylaşmalıyız. Bireysel çalışmadan anlaşılanların bir başkasına anlatılması bilgimizin kalıcı hale gelmesini sağlar. Bir matematik konusunu iyi öğrenmişseniz iyi de anlatırsınız. Bir arkadaşınızı yanınıza alın ve çalıştığınız konuyu ona anlatın. Anlatırken konunun anlaşılmayan kısımlarında ortaya çıkacak ve eksiklerinizi kapama şansınız olacaktır. Öğrenme sistemimizi kurarken dinleyerek, okuyarak, yazarak, birine anlatarak şeklinde özetlenebilecek yöntemlerden birini seçtiğimize göre sıradaki aşama çalıştığımız herhangi bir konunun nasıl çalışacağını belirlemeliyiz. Günde ne kadar zaman ayıracağız, nerden başlayacağız, hangi kaynakları kullanacağız.
Matematik Konu Çalışma
Başlangıç olarak konunun tanımlarını, özelliklerini mutlaka yazarak öğrenin. Sonraki aşamada örnek soru çözümleri yaparak özellikleri pekiştirmelisiniz. Sonrasında kolaydan zora doğru bol miktarda soru çözerek konuyu iyice özümsemelisiniz. Son noktada ben bu konuyu tamamen anladım diyecek kıvama gelmelisiniz. Nu uzun bir süreç anlamadığınız yerler olacaktır çevrenize sorun çözemediğiniz sorular olacaktır. Konuya tekrar çalışın atladığınız eksik kalan noktaları tamamlayın. Soru çözümü yaparken her soruyu çözemeyeceğinizi, en azından şimdilik çözemeyeceğinizi kabullenin. Ama çözdüğünüz her soru konu bilginizi bir aşama yükselteceğini unutmayın. Bu uzun bir süreç çözemediğin anlamadığın noktalar moralin bozulmasın, asla vazgeçmemelisin. Soru çözümü yaparken pratik olmak, hızlı olmak önemlidir. Temel kavramları örnek sorular çözerek pekiştirdikten sonra farklı soru türlerini ayrı ayrı öğrenmeye sabırla devam edin. Başlangıçta örneğin %20 civarı soru tipine hakimseniz %80 civarındaki kısmına yabancıysanız. Bu oran zamanla %40-%60, %80-%20 şeklinde değişecektir. Yani bildiğiniz soru tiplerinin oranı artarken kıyıda köşede az bir miktar eksik kalan soru tipleri olacaktır.
Seviyemize uygun bir yöntem ile konuyu çalıştık, seviyemize uygun bir kaynaktan bol bol soru çözümü yapılır, sonrasında yumuşak geçişlerle daha zor kaynaklara yönelinir. Kolay bir kaynaktan 200 soru çözeriz sonrasında orta seviyede bir kaynaktan 100 soru çözmeye çalışırız, sonrasında zor bir kaynaktan 20 soru çözeriz. Sınırlarımızı z zorladığımız noktaya kadar ilerleriz. Belirlenen soru sayıları konunun kapsamına göre artacak ya da azalacaktır. Eğer konuyu anlamak için 1000 soru çözmek gerekiyorsa seçilen kaynaklardan kolaydan zora doğru olmak üzere bu soru sayıda hedefinize ulaşmalısınız. Ne kadar soru çözmeliyim. Cevap ne kadar gerekiyorsa o kadar olmalıdır.
Önemli noktalardan biri kaynak seçimidir.
Matematik Dersinde Yanlış Kaynak Seçilirse Ne Olur ?
Pratik yapma şansınız olmayacağı için çalışmaktan soğuruz ve uzaklaşırız belki de bırakırız. Çokça kolay soru çözmek zaman kaybı değildir, temel kavramların oturmasını sağlar hızımız giderek artar bizi bir üst seviye de soru çözmeye hazırlar, anlama gücümüzü geliştirir. Orta seviyede sorular sınavda yapmayı hedeflediğimiz netlerin gerçekleşmesi için kaçınılmazdır. Çünkü YKS ve LGS sınavlarının belli bir seviyesi vardır. Bu sınavlara uygun seviyede soru çözülmelidir. Zor seviyede soruların çözülmesi zihnimiz açar, düşünme kapasitemizi arttırır ancak çözülmeye durumunda bizi çalışmaktan uzaklaştırabilir, moralinizi bozabilir ayrıca zaman kaybına da sebep olabilir. O yüzden az sayıda olmak üzere zor soru çözülmelidir.
Konu çalışması ve soru çözme çalışması arasındaki oran konudan konuyu değişmekle beraber genel olarak %30 konu çalışması %70 soru çözümü şeklinde olmalıdır. Çözdüğümüz her bir soru bizi mutlu edecek, başarmanın verdiği hazla daha fazla soru çözmek isteyeceksiniz., sonradan çözüme ulaştırdığınız her bir soru anlamadığınız sonradan anladığınız her bir konu başlığı için geriye dönüp baktığınızda aslında kolaymış diyeceksiniz.
Soru çözdükçe bilgimiz sağlam bir zemine oturur. Soru tiplerini tanıdıkça konuya olan hakimiyetimiz artar, bu aşamada eskiden aklımıza gelmeyen fikirlerin oluştuğunun analitik düşünme becerimizin arttığını görürüz. Sorulara farklı açılardan bakabilme yeteneğimiz gelişerek artacaktır.
Matematik eğitiminde en önemli olgu meraktır. Nasıl olduğunu anlamaya çalışman ilk adımı meraktır. Bu neden böyle, bu nereden geliyor, niçin böyle bir şey var ne işimize yarayacak gibi. Bu merakların bir kısmı YGS ve LYS sınav sistemi için ya da yaşayacağımız hayat için gerekli gelmeyebilir. Ancak düşünce yapımızı değiştireceği, olaylara farklı açılardan bakma becerimizi arttıracağı için ve sosyal hayatımızda başarı getireceği için gereklidir. Bakış açımız önyargılarla körelmiş olabilir. Ön yargılarımızı konuya merak duyarak aşabiliriz. TYT ya da LGS için 40 soruluk bir sınavda matematik netlerimiz ve seviyemiz aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir:
TYT LGS
0-15 0-7 BAŞLANGIÇ SEVİYESİ
16-25 8-12 ORTA SEVİYESİ
26-40 13-20 İYİ SEVİYE
SİZ HANGİ SEVİYEDESİNİZ?
Başlangıç seviyesinde iseniz en önemli unsur kolay anlatımı olan içinde kolay sorular olan bir kaynak seçimidir. İkinci unsur öğretmenin uygun seviyede olan anlatımıdır. Üçüncü unsur ise zaman ayırıp emek harcamaktır. Seviyemiz orta seviyede ise farklı kaynaklardan soru çözümü, ayrıntılı konu anlatımı, soru tiplerini tanıma, sürekli döngüler halinde konu tekrarı yapmak önemli unsurlardır.
Ders Çalışma Programı Nasıl Olmalı ?
İyi seviyede isek bizi daha da geliştirecek kaynak seçimi, kitap bitirme çalışması yapmak, iyi bir öğretmenden yardım alınarak eksik bilgilerin giderilmesi önemli unsurlardır. Günlük ve haftalık programınız olsun. Konuyu anlamak için öğretmen dışındaki kaynaklardan video izleyin, video izlerken notlar alın. Soru çözüm videoları izleyin; anlamadığınız notları bir öğretmene, bir arkadaşınıza mutlaka sorun. Günümüz sosyal medya şartlarında oldukça geniş bir yelpazede video anlatımları büyük imkandır. Farklı kaynaklardan aynı konunun dinlenmesi tekrar açısından ve eksiklerimizin kapatılması açısından önemlidir. Soru bankası bitirme ve deneme çözme ile sınav oryantasyonu sağlanmalıdır. Ben bunu zaten başaramam deme, üzerine git; sevmiyorum, seveceğim de yok deme. Öğrendikçe ve geliştikçe seveceksin unutma! Hiçbir başarı emek vermeden elde edilemez, kolay olmayacaktır. Çok canın sıkılacak ama vazgeçmeyecek devam edeceksin. Toparlanıp tekrar kararlılıkla başarı adımlarında ilerleyeceksin. Aylar ve yıllar sürecek bir çalışma sürecinin sonunda başaracaksın ve matematik aslında kolaymış diyeceksin.
